BREATH & BREATHE farkı ve kullanımı

Birbiriyle sıkça karıştırılan breath ve breathe kelimelerini inceleyelim:

Breath, isim olup “nefes, soluk” anlamına gelir:

His breath smelt of garlic. (Nefesi sarımsak kokuyordu.) 
I felt a bit short of breath and had to sit down. (Nefes nefese kalıp oturmak zorunda kaldım.)
Smoking gives you bad breath. (Sigara, nefesinin kokmasına neden olur.)
He opened the window and took a deep breath. (Pencereyi açıp derin bir nefes aldı.)

Breathe ise, fiil olup “nefes almak, soluk almak” anlamına gelir: 

He breathed deeply before speaking again. (Tekrar konuşmadan önce derin bir nefes aldı.)
The air was so cold that we could hardly breathe. (Hava o kadar soğuktu ki neredeyse nefes alamıyorduk.)
Always breathe through your nose. (Her zaman burnunuzdan nefes alın.)