I WOULD IF I COULD

“Yapabilseydim yapardım.” ya da “Olsa dükkân senin.” anlamlarına gelen bir ifadedir. Örnek: I would if I could help you move your furniture, but I have a prior commitment this weekend.

I’M ON IT

“Ben ilgileniyorum, o iş bende” anlamlarına gelir. Örnek: A: We need someone to handle the logistics for the event tomorrow. (Yarınki etkinliğin lojistik işlerini yürütecek birine ihtiyacımız var.)B: I’m on

IF ALL ELSE FAILS

“Baktık olmadı, baktın olmadı, en olmadı” anlamlarına gelir. Örnek: We’ll try negotiating with the vendor first, but if all else fails, we’ll find a new supplier. (Önce satıcı ile pazarlık

IF CLAUSES

Türkçede çoğunlukla “eğer” diye başlayan cümlelerdir. Ancak biz “eğer” demeden de bu tür cümleleri kullanabiliriz. “Eğer yarın gelirsen” diyebildiğimiz gibi “yarın gelirsen” de deriz. Bu tür cümleleri İngilizcede if clause

IF YOU KNOW, YOU KNOW

“Bilen bilir, anlayan anladı” anlamına gelir. Örnek: That little café on the corner makes the best croissants-if you know, you know. (Köşedeki küçük kafe en iyi kruvasanları yapıyor-bilen bilir.)

IMPERATIVES kullanımı

* Karşımızdaki kişi ya da kişilere söylenen emir cümleleri, sadece “emir” vermek için değil aynı zamanda birisine bir şey yapmasını söylemek, ricada bulunmak, yol tarif etmek, yemek tarif etmek için