LITERALLY kullanımı
1. “Abartısız, hiç abartmıyorum” anlamına gelir:
Now there are literally thousands of firms using our products. (Şu anda ürünlerimizi kullanan, hiç abartmıyorum, binlerce firma var.)
That general was responsible for literally millions of deaths. (O general, hiç abartmadan söylüyorum, milyonlarca kişinin ölümünden sorumluydu.)
2. “Kelimenin tam anlamıyla” anlamına gelir:
When I told him the news, he literally exploded. (Haberi ona verince kelimenin tam anlamıyla patladı.)
My boss will literally murder me when he finds out what I’ve done. (Yaptığımı öğrenince patronum beni kelimenin tam anlamıyla öldürecek.)
3. “Kelimesi kelimesine, harfi harfine” anlamına gelir:
There is an Italian dessert called tiramisu, which literally means “pull me up”. (Kelimesi kelimesine “beni kaldır, beni kendime getir” anlamına gelen, tiramisu adında bir İtalyan tatlısı var.)
4. (Çeviri yaparken) “Kelime kelime” anlamına gelir:
It will not sound natural if you translate the passage too literally. [Eğer metni kelime kelime çevirirsen doğal (bir çeviri) olmaz.]