HUMAN & HUMANE
1. Human “insana özgü, insanla ilgili, insan…” demektir: the human body/brain (insan vücudu/beyni)human relationships (insan ilişkileri)human behaviour (insan davranışı)human error (insan hatası)human nature (insan doğası)human race (insan ırkı)human resources (insan kaynakları)human rights
ILL & SICK
1. İki kelime de “hasta” anlamındadır: My aunt is very ill/sick. (Halam çok hasta.) 2. İngiliz İngilizcesinde ill sıfatından sonra bir isim kullanmak yaygın değildir. Araya bir zarf getirilerek kullanılır: She is
IMAGINARY & IMAGINATIVE
1. Imaginary, “hayalî” demektir: Most people have imaginary fears. (Çoğu kişinin hayalî korkuları var.)The child pulled the trigger of an imaginary gun. (Çocuk, hayalî bir silahın tetiğini çekti.) 2. Imaginative ise, “hayal gücü
IMMIGRATE, EMIGRATE & MIGRATE
“Göç etmek, göçmek” anlamına gelen bu kelimelerin kullanım yerleri farklıdır: 1. Immigrate, bir ülkede yaşamak için oraya göç etmek anlamında kullanılır. Bir yabancı Türkiye’ye göç ederse, o kişi biz Türkler için immigrate yapmış demektir.
IN & WITHIN
In edatı çoğunlukla “içinde” diye bilinir ancak zaman ifadeleri ile kullanıldığında “içinde” anlamında değil, “sonra” anlamındadır: The exams are in in four weeks’ time. (Sınavlar dört hafta sonra.)I’ll be back in
IN CASE & IF
1. In case, çoğunlukla önlemler, tedbirler vs. için kullanılır ve “… diye, …diği takdirde” anlamlarına gelir: I always take an umbrella in case it rains. (Yağmur yağar diye yanıma hep şemsiye alırım.) Gelecekten